Anne olmak sadece doyurmak,uyutmak da değildir.
Anne olmak yüreğinle doyurup ,kalbinde büyütürken ,tüm hücrelerinin bir varlığa endekslenmesidir.
Kokusunu koklarken uykusuz gecelerin karanlığında içine çektiğin nefesindir.
Ne iki satırda anlatılır ne de bir kaç bölüm dizide..
Ancak dizi izlemeyi sevmediğim halde, izlediğim takip ettiğim bir yapıttan bahsediyorum.
Anne dizisinden..
Çok başarılı bir ekiple tanıdığımız küçük Berenden ..
Beren aslında çok küçük olmasına rağmen,ender rastlanan bir yetenek kesinlikle..
Bir senaryonun içine alıp katan muhteşem bir oyuncu..
Her gün okuduğumuz gazetelerde ve televizyonlarda bahsedilen yada sessizce böyle bir kadere mahkum edilen bir çocuğun hikayesini ete kemiğe büründüren büyük alkışları hakeden bir kuzu..
Kadına şiddetin kesilmediği zamanlarda, bunca şiddet içeren dizi olmasına rağmen bitirilecek diye duyduğum ve üzüldüğüm çocuğa şiddetin çığlığı olan bir dizi...
Hiç kimse mükemmel değil elbette ..Ancak çocuk psikolojisini gösteren ,anneleri her gün daha dikkatli olmaya iten,böylesine bir konuyu işleyen bana göre ödülleri hakeden bir dizi...
Anneliğin özünü ve aslında bir kadının çocuğunu severken baskıyla şiddetle ne hale geldiğini gösteren bir pencere..
Hayata sadece tek pencereden bakmamak gerektiğini öğreten bir ışık..
Sevmenin karşılıksız herşeye rağmen olduğunu gösteren bir öğreti adeta..
Yada anneliğin sadece doyurmak ve çatısı kapalı biryer vermekten geçmediğini ifade eden..
Velhasıl bir anne ,bir eğitimci olarak çocuğa şiddete hayırın önsözü olan bu projenize acizane teşekkürü borç bilerek yazmak istedim .
Özellikle televizyonu bozup üç kişilik hayat oyunumuzda ,kızımız yattığından itibaren netten bize katılan kocaman muhteşem bir kadro..
İyiki varsınız..
Çocuk çığlıklarının susturulduğu değil ,destekle çocuk gülücüklerinin yükseltildiği toplumlara varmak için elele olma,başarılarınızın devamı dileklerimle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder